Topal, “Din görevlilerinin her zorlu süreçte olduğu gibi deprem sürecinde de bölgede hizmet eden en aktif grup olduğunu söyledi.Kahramanmaraş merkezli iki depremle sarsılan ve 11 ilimizi etkileyen deprem sonrası bölgede yaralar sarılmaya çalışılırken, her zorlu süreçte olduğu gibi deprem sonrası da sosyal medya platformlarında ve bazı basın yayın organlarında bölge de din görevlilerinin olmadığına dair yalan ve iftira haberleri değerlendiren Şube Başkanı Topal, “11 ilimizi etkileyen deprem sonrası bölgede arama kurtarma hizmetlerinden, cenaze, defin hizmetlerine, depremin travmalarını sarmak için manevi destekten, yemek ve yardım hizmetlerine sahada en aktif görev alan kesim din görevlileridir.
Ülkemizin asrın felaketi olarak nitelendirilen büyük bir depremle sarsıldığını ve ilk andan itibaren de devlet millet dayanışmasının en güzel örnekleri sergilenerek yaraların sarılmaya çalışılmaktadır. Depremde 11 ilimiz etkilendi, ancak 85 milyon bu acıyı içimizde hissettik. Bütün kalbimizle, dualarımızla, maddi manevi depremzede kardeşlerimizin yanında olmaya çalıştık. Depremin merkez üssü Kahramanmaraşımız kurtuluş savaşında ortaya koyduğu kahramanlıklarla Sütçü İmamıyla hala bu milletin kahraman evlatlarıdır… Pandemi döneminde Camilerimiz pandemi kurallarına en çok riayet eden yerler oldu. Din Görevlilerimiz Vefa Sosyal Destek Gruplarında, filyasyon ekiplerinde yeri geldi ilaç taşıdı, yeri geldi yaşlıların bakımını yaptı, yeri geldi ihtiyaçlarını taşıdı. Deprem sürecinde de din görevlileri yine arama kurtarmadan, yemek dağıtımına, yaralı gönülleri teskin etmeden, cenaze defin işlemlerine hep sahada yer aldı. Diyanet İşleri Başkanlığı ilk günden bölgeye diğer illerdeki 69 müftüyü görevlendirdi. Yine özellikle cenaze yıkama, kefenleme ve defin işlemleri için 4 Bini bayan olmak üzere 16 Bin 300 Diyanet personeli bölgede görev yaptı. Ayrıca 97 TDV görevlisi arama kurtarma ekibinde görev aldı. Dönüşümlü olarak görevlendirmeler halen devam ediyor. Diyanet-Sen olarak da deprem bölgesindeki 11 il ve bazı ilçeleri ziyaret ettik. Yönetim kurulundaki arkadaşlarımla birlikte yakınlarını kaybeden Din Görevlilerimize taziye ziyaretlerinde bulunduk. Yaralılarımıza geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hizmetlerine sahada birebir şahit olduk.” diye konuştu.
Topal açıklamasının devamında: “Bütün bunlar ortadayken hala bölgede devlet nerede? Diyanet nerede? söylemlerinin iyi niyetten yoksun, devletimizi, Diyanetimizi karalamaya yönelik söylemler olduğunu düşünüyoruz. Bu tür söylemler kesinlikle bu topraklara ait söylemler değildir. Bu tür söylemler bu vatanın mayasıyla örtüşmez. Kökü dışarda olan bu yalan ve iftira söylemlerini bir takım sosyal medya trollerinin bazı siyasetçi ve gazeteci müsveddelerinin ortaya attığı herkesin malumudur. Bu tür söylemleri yayanları şiddetle kınıyor, Hakk’ın ve halkımızın vicdanına havale ediyoruz. Bu kişilerin hukuki yönden de cezasız kalmaması için konunun takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz. Gün birlik ve beraberlik günü. Gün yaraları birlikte sarma günü. Gün kalplere dokunma günüdür.” diye konuştu.