TEMA Vakfı Merzifon Temsilcisi Kadir Acar yaptığı açıklamada, “Bildiğiniz üzere, Akbelen Ormanı’nı korumak için, verilen iznin iptaline dava açılmıştı. Ancak son çıkan bilirkişi raporunun ardından yürütmenin durdurulması kararı kaldırıldı ve bu durumda Akbelen Ormanı korumasız bırakıldı. Akbelen’i korumak için sayısız gerekçemiz var” diyen Kadir Acar, “Madencilik faaliyetleriyle sıyrılan üst toprağın ÇED’de yazılı tedbirlerle canlılığını korumasının mümkün olmadığını biliyoruz. Akbelen Ormanı’nın madencilik faaliyetlerine açılması halinde ocak kapatıldıktan sonra rehabilitasyon çalışmaları yapılsa bile, orman asla eski haline gelmeyecektir. Geçen yıl Milas’ta yürüttüğümüz hidrojeoloji çalışmamız da Akbelen’de yürütülecek bir madencilik faaliyetinin; bölgenin yeraltı su sistemini, Çamköy Suçıktı kaynağını ve Bodrum içme suyu kuyularının beslenmesini olumsuz yönde etkileyeceğini ortaya koymuştur. Yani konu sadece orman varlığımızla sınırlı değildir, su varlığımız da tehdit altındadır. Kilometrelerce uzakta olan bir Bodrum ilçesi de burada ekosisteme yapılan yanlış bir müdahale ile susuz kalabilir” ifadelerini kullandı.“TEMA Vakfı olarak 8 yılı aşkın süredir kömürlü termik santrallerin ve kömür madenciliğinin doğal varlıklarımız üzerinde yol açtığı yıkımları hem durdurmak hem de kamuoyuna duyurmak için çalışıyoruz. Başka bir yaşamın, başka şekilde enerji üretiminin mümkün olduğunu biliyoruz. 2021 yılında meydana gelen büyük orman yangınlarının yaralarını hala sarmaya çalışan Muğla'da bir ağaç daha kaybetmek istemiyoruz” diyen Acar “Akbelen Ormanı yuvamızdır, ormanımızdan vazgeçmiyoruz” denilerek Akbelen’de devam eden nöbetin ve savunmanın hem takipçisi hem de destekçisi olmaya devam edeceklerinin altını çizdi.