Saadet Partisi Merzifon İlçe Başkanı Ahmet Şahin basın açıklamasının devamında ; "Saadet partisi Genel Başanımız sayın Temel Karamollaoğlu bey diyor ki;  “Türkiye ilk kez bu kadar gergin ve böylesine kutuplaşmış bir şekilde referanduma gidiyor. Bu olmasın!”    “Bu referandumda ‘evet’ demeyenleri PKK terörüyle eş tutmak, FETÖ’cü olmakla suçlamak, 16 Nisan referandumunu 15 Temmuz’un cevabı veya rövanşı olarak tanımlamak büyük bir bühtandır.”   “Bu referanduma ‘evet’ diyenler bölücü olmadığı gibi ‘hayır’ diyenler de vatan haini değildir. Bu baştan böyle biline.”   “Asıl tehlike ve suç, bu milleti ‘evetçiler’ ve ‘hayırcılar’ diye kamplara bölüp kutuplaştırmaktır.”   “Tarihin en kırılgan ve kritik dönemlerinden birini yaşıyoruz. Daha dikkatli olalım…”   “Böyle bir dönemde en son ihtiyaç duyulan şey kutuplaşmaktır. Birbirimizi terörist, hain, bölücü gibi acımasız yaftalarla suçlamaktır. Parti olarak bu durumdan ciddi manada rahatsız ve endişeliyiz. “Böylesi dönemlerde bin düşünüp bir konuşmak gerekirken, tam tersine düşünmeden yapılan açıklamalar bu endişemizi daha da artırmaktadır.”    “Referandumda sandıktan çıkacak sonucu milli iradenin kararı olarak kabul edeceğiz.”    “15 Temmuz darbe girişiminin ardından OHAL ilan edilmesini ve bir dizi tedbirler alınmasını isabetli buluyoruz. Ancak işin “cadı avı”na dönmesi halinde bunun vebali yine karar alma yetkisinde olanların omuzlarındadır.”    “Türkiye’de kalkışmaya teşebbüs eden bir zihniyeti ve o teşebbüsün içinde yer alanları açıkça lanetliyoruz.”   “Masum insanların da suçsuz oldukları halde haksız yere itham edilmelerini, kazanılmış haklarından mahrum bırakılmalarını doğru bulmuyoruz.”   “Gerçekten son ihraçlar millet nezdinde bir yankı uyandırdı. Yetkililer dikkat etmeli. Yanlışları düzeltmek için çok açık mekanizmalar oluşturulmalı.”   “Bir kez daha hatırlatıyoruz ki; Saadet Partisi başkanlık sistemine karşı değildir. Bugün milletin önüne getirilen bu metne karşıdır. Bu konuda çekince ve endişelerimizi defalarca ifade ettik. Endişelerimiz dikkate alınsa, kuvvetler ayrımı ilkesi hayata geçirilmiş olsa ve yargı bağımsızlığı teminat altına alınmış olsaydı hiç tereddüdünüz olmasın ki biz bu değişikliğe ‘evet’ derdik…”    “Buna rağmen bugün ‘evet’ diyenler vatansever, ‘hayır’ diyenler vatan hainidir intibaını doğuracak sözler ülkemize sadece zarar verir.”  “Çekincelerimize ilişkin görüşmeler yaptık. Biz bunları yaparken başkaları sadece iftira ile bizi itham altında tutmaya çalışıyorlar. Bizim hakkımızda bizim söylemediğimiz kelimelerle bizi itham etmeye kalkarlarsa biz Cenab-ı Hak indinde hakkımızı helal etmeyiz.”   Uzlaşmaysa uzlaşma… Dertleşmeyse dertleşme... Konsensüsse konsensüs... Birlik ve beraberlik vurgusuysa birlik ve beraberlik... Dirlikse dirlik...    Söyler misiniz' Daha ne desin  Sayın Genel Başkanımız Temel KARAMOLLAOĞLU Bey..?  ifadelerine yer verdi.