banner17
19 Nisan 2025 Cumartesi

MERZİFON BELEDİYESİ BÖLGEYE İLHAM OLUYOR

“Erbakan Hoca’da ‘Başkanlık Sistemi’ne geçmek istiyordu ama”

GETİRİLMEK İSTENEN BU YASALARLA DEĞİL

29 Mart 2017 Çarşamba 09:56
Bu haber 1477 kez okundu
 “Erbakan Hoca’da ‘Başkanlık Sistemi’ne geçmek istiyordu ama”

Saadet Partisi Merzifon  İlçe Başkanı Ahmet Şahin, Referanduma sunulan anayasa değişikliğini savunanlardan sık duyduğumuz bir söz var: “Erbakan Hoca da  ‘Başkanlık Sistemi’ne geçmek istiyordu.” Söz doğru ama içeriği düşünülmüyor”dedi. Saadet Partisi Merzifon  İlçe Başkanı Ahmet Şahin açıklamasının devamında; “Hoca’nın mücadelesini verdiği “Başkanlık Sistemi”, önümüze konan 18 maddeden dağlar kadar farklı. Erbakan Hoca hakkı üstün tutan, temsilde adaletin sağlandığı bir anayasadan yanaydı.   Anayasalar toplumsal sözleşmelerdir. İnsan merkezlidir. Herkesi ilgilendirir. İnsan haklarının teminat altına alınmasını amaçlamalıdır. Hak deyince akan sular durur. Haklı, hakkını alıncaya kadar güçlüdür. Haklının hakkını vermek, toplumsal barışın vazgeçilmez şartıdır.   Milli Görüş’ün ilk partisi Milli Nizam Partisi’nin (MNP) Tüzüğü’ne bakınız. Burada anlatılanlar bile, referandum konusu metinden daha kuşatıcı, adil ve toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak içerikte!   Herkes “adalet” eksikliğinden yakınıyor. 47 yıl önceki MNP Tüzüğü’nde anlatılır: “Adalet mekanizması ferdî, iktisadî, malî, idarî, siyasî ve teşri organları murakabe eden geniş salahiyetlere sahiptir. Bu itibarla adalet teşkilatının millî hayatımızda oynadığı rol çok mühimdir. Bu mühim vazifeleri hakkıyla ifa edebilmek için, asrımızın değişen şartları içinde adliyemizi daha süratli bir çalışma sistemine kavuşturmak, statik bünyeden dinamik organ haline getirmek kat’i bir ihtiyaçtır.”   100 maddeden oluşan tüzükte içtimai adaletten temel hak ve hürriyetlere, devlet idaresinden anayasaya, maarif sisteminden planlamaya kadar kuşatıcı prensipler var. Düşünülen anayasa, “İcrai organın daha kudretli olması ve süratli çalışabilmesi için Reisicumhurun tek dereceli olarak halk tarafından seçilmesi ve icrai organın, düzenin başkanlık sistemine göre tanzimi”ni içermektedir.   HAK MERKEZLİ ANAYASA ERBAKAN Hoca bir ömür hak ve adalet merkezli bir mücadele verdi. İdeal bir anayasanın ölçülerini öğretti. Devletin yönetim biçimini belirleyen anayasanın insan hak ve hürriyetlerini güvence altına almasını savundu.   Erbakan’a göre, hakkı üstün tutan sistemde hak 4 sebepten oluşurdu:   1. İnsanın doğuştan sahip olduğu haklar: a. Yaşama hakkı, b. İnanma hakkı, c. Irz ve namusunu koruma hakkı, d. Aklın korunması hakkı, e. Mülkiyet hakkı. İfade, öğrenim, örgütlenme ve insan gibi yaşama hakkını da inanma hakkının ayrılmaz bir parçası olarak görürdü.   2. Karşılıklı rıza ile yapılan anlaşmalardan doğan haklar.   3. Emek karşılığı oluşan haklar.   4.  Adalet gereği doğan haklar.   Kuvveti üstün tutan yanlış zihniyetlerde hak 4 sebepten doğar: 1.  Güç: Gücüm var, istediğimi yaparım, düşüncesi zayıfları ezer; huzur ve barışı bozar. Madde ve asker gücüyle varlığını sürdüren Attila, Cengiz, Timur gibi hükümdarlar kalıcı bir sistem oluşturamadılar.   2.  Çoğunluk: Hak çoğunluktan doğarsa zulüm ve kaos ortamı oluşur. Haklı hakkını alamaz.   3.  Ayrıcalık: Yöneticinin kendini imtiyazlı noktada görmesi bencillik ve büyüklenme oluşturur. Paylaşımcılığı önler.   4.  Menfaat: ABD’nin çıkarı sebebiyle bütün dünyada terör havası estirmesi gibi! Bu durum, dünyada huzur ve barıştan eser bırakmaz.   ADİL BİR ANAYASA ERBAKAN Hoca insanı merkeze aldı. İnsan hak ve hürriyetlerini öne çıkardı. İnsanca, Adil Düzen kurmaya çalıştı. Hak deyince akan sular durur, anlayışını benimsedi. Kuvvetler arası dengeyi gözetti. Şahsa mahsus anayasa değil; asırlar boyu insanlığın öncüsü olmuş milletimize yakışan bir anayasa arzusundaydı.   Hoca, devlette kuvvetler dengesini önemsiyor; hukukun üstünlüğünün, temsilde adaletin sağlandığı itibarlı bir Meclis istiyordu. Cumhurbaşkanının da denetlenebildiği adil bir yapı! Devlet kurumlarının uyumu ve adil yönetilmesi!   Erbakan’ın ölçülerini belirleyip bir ömür mücadelesini verdiği değerleri dikkate almadan; yalnız ismine bakarak, getirilen metnin Hoca’nın istediği başkanlık sistemi olduğunu söylemek, en hafif ifadeyle çetin şartlarda verilen destanlık mücadeleyi istismar etmek olur. Hak ve adaleti öncelemeyen anayasalar toplumun huzur ve barışını sağlayamaz. Bu sebeple kimse, çoğulculuktan, yargı bağımsızlığından, denetimden kaçmasın. Bunlar, birbirimizle barışık yaşamamızın teminatıdır.   Referandumda hırçınlaşmak, gündemin rüzgarıyla savrularak karar vermek sağlıklı olamaz. Saadet Partisi’nin uyardığı gibi, “düşünelim”; ideal anayasa oluşturmaya çalışalım. Devlet gücünü kullanarak, memurlara izin verip okulları tatil ederek, köy ve mahallelere kadar otobüsler gönderme yöntemiyle toplanmış suni kalabalıklara yapılan ayran kabartıcı hamasete aldanmayalım. Sahibinin sesi yayıncılığı yapan havuz medyasına da! Akrabasını, komşusunu, arkadaşını, vatandaşlarımızı sırf referandum tercihi sebebiyle teröristlikle, hainlikle yaftalamak akıl ve insaf değildir. Toplumsal barışı darbeler. Bizim birbirimize ihtiyacımız var”dedi.

    Yorum yazmak için sitenin üst kısımdan giriş yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen olun!
YAZARLAR Tümü
SON YORUMLAR
HAVA DURUMU
Görüntülemek istediğiniz ili seçiniz:
Merzifon belediyesinin çalışmalarını başarılı buluyormusunuz ?

NAMAZ VAKİTLERİ
Görüntülemek istediğiniz ili seçiniz:
EN ÇOK OKUNANLAR
BUGÜN
BU HAFTA
BU AY
EN ÇOK YORUMLANANLAR
BUGÜN
BU HAFTA
BU AY
E-GAZETE
  • Haber Sistemi DEMO v5 - 08 Ekim 2011Manşeti
SENDE YAZ
Ziyaretçi Defteri
Ziyaretçi Defteri

Siz de yazmak istemez misiniz?

Ziyaretçi Defteri
ARŞİV