Merzifon Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı Dr. Gülşah Gökce, yaptığı açıklamada, “Sigara kullanımı, birçok sağlık sorununa yol açan, önlenebilir hastalık ve ölüm sebepleri arasında en önde gelen risk faktörüdür. Dünya üzerinde yaşayan insanların sağlığını tehdit eden en önemli etkenlerden biri ve önemli bir halk sağlığı sorunu olan sigara kullanımı aynı zamanda birey ve ülke ekonomisini olumsuz yönde etkileyen bir bağımlılıktır” dedi.
Günümüzde sigaranın zararları herkes tarafından bilinmekte olduğunun da altını çizen Merzifon TSM başkanı Dr. Gülşah Gökce, “Dünya Sağlık Örgütünün istatistiklerine göre ‘sigara içmek’ dünya çapında bir problem olmakla birlikte tahmini 3 yetişkinden biri sigara kullanmaktadır. Türkiye’de de toplam 14,8 milyon kişi (nüfusun %27,1’i) tütün ürünü kullanmaktadır.
• Erkeklerde tütün kullanımı (%41,5) kadınlara (%13,1) göre daha yüksektir.
• Tütün ürünü kullananların %23,8’i her gün tütün kullanmaktadır (erkeklerin %37,3ü, kadınların %10,7si).
• Her gün sigara içen her 10 yetişkinden 4 tanesi (%42,1) günün ilk sigarasını uyandıktan sonra ilk 30 dakika içinde içmektedir.
• Her gün sigara içenlerin her gün sigara içmeye başladıkları yaş ortalaması 17,1 yıldır.
• En fazla kullanılan tütün ürünü mamul sigaradır (%25,7).
Sigara, başta kanser olmak üzere birçok hastalığın primer sebebi olarak görülmekte ve özellikle genç nüfus bu konuda çok büyük risk taşımaktadır. Sigara kullanımına son verildiği takdirde, sigara kullanımının beraberinde getireceği riskler de ortadan kalkacaktır. Sadece sigara kullanmak değil, dumanına maruz kalmak bile bu hastalıkların oluşmasına sebep olabilmektedir. Özellikle çocuklar, çevresel tütün dumanına maruz kaldığında erişkinlere göre daha ciddi sağlık riskleri ile karşı karşıya kalmaktadır. Zararları çok iyi bilinmesine rağmen, dünya nüfusunun önemli bir bölümü maalesef ki ısrarla sigara kullanmaya devam etmektedir” dedi.
Dr. Gökce açıklamasının devamında; “Ülkemizde ise tüm dünyanın örnek aldığı nitelikte etkin ve başarılı tütün kontrol programları uygulanmaktadır. Sağlık Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu TÜTÜNLE MÜCADELE PROGRAMI sayesinde 2008 ile 2012 yılları arasında Türkiye’de tütün kullanım oranı %31,2’ den %27,1’e düşmüştür.15 yaşından önce sigara içmeye başlayanların yüzdesi 2008 yılında %19,6 iken, 2012 yılında %16,1 değerine düşmüştür.Bütün kamusal kapalı alanlarda sigara dumanından pasif etkilenim oranında anlamlı düzeyde azalma olmuştur. En belirgin azalma restoranlarda gözlenmiştir (2008 yılında %55,9 olan bu oran, 2012 yılında %12,9’a gerilemiştir).Yasa kapsamında olmamakla birlikte, evlerde Sigara Dumanından Pasif Etkilenim düzeyinde de ciddi düzeyde azalma meydana gelmiştir; rölatif değişim %32,0 düzeyindedir.Sigara paketleri üzerindeki sağlık uyarılarını görme nedeniyle sigarayı bırakmayı düşünme 2008 ile 2012 yıllar arasında anlamlı olarak artmıştır; rölatif değişim %14,4 düzeyindedir.
Bu kapsamda 9 Şubat, sigaradan kurtulmak isteyen bireyler için önemli bir başlangıç olabilir. Bir bağımlılık türü olan sigaradan kurtulma yönündeki en önemli adım, kişinin sigarayı bırakma konusundaki kararlılığıdır. Bu konudaki kararlılık en önemli adım olmakla birlikte, bir hastalık olarak kabul edilen sigara kullanma alışkanlığından kurtulabilmek için en yakın kurum ve kuruluşlarımıza müracaat edilerek veya Bakanlığımızın Alo 171 Sigara Bırakma Hattı aranarak destek istenebilmektedir.
Sigara bırakıldığı andan itibaren vücutta olumlu yönde değişiklikler meydana gelmeye başlar.
* 20 dakika sonra, kan basıncı ve nabız normale döner, el ve ayak dolaşımı düzelir.
* 8 saat sonra, kan oksijen düzeyi normale döner, kalp krizi geçirme riski azalır.
* 24 saat sonra, vücut karbonmonksitten arınır.
* 48 saat sonra, kandaki nikotin düzeyi azalır, tat ve koku duyusu artar, peptik ülserli hastaların tedaviye verdikleri cevap artar.
* 72 saat sonra, hava yollarının gevşemesi sonucu nefes alıp verme rahatlar, solunum yolları fonksiyon görmeye başladığı için sekresyon miktarı artar, hava yolları kendi kendini temizlemeye çalışır. Enerji düzeyi artar.
* 2-12 hafta sonra, tüm vücuttaki dolaşım düzelir, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riski azalır, yürürken yorulma ve tıkanma daha az görülür.
* 3-9 ay sonra, öksürük, kısa aralıklarla nefes alıp verme ve wheezing yani hırıltılı ya da ıslık sesli soluk alıp verme gibi solunum yolu problemleri düzelir, akciğer fonksiyonları yüzde 5-10 oranında artar.
* 12 ay sonra, koroner kalp hastalığı riski yarı yarıya azalır.
* 12-36 ay sonra, mesane kanseri riski yüzde 50 azalır.
* 5 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski, yemek borusu ve ağız boşluğu kanserleri riski yüzde 50 azalır.
* 10-15 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski hiç içmeyenlerle aynı seviyeye iner, akciğer kanseri riski sigara içenlere göre yüzde 50 azalır.
Genel sağlık açısından meydana gelen düzelmelerin yanında sigarayı bırakmanın sosyal hayatta da olumlu değişiklere neden olur. Öncelikle yiyeceklerden alınan tat artar, koku duyusu gelişir. Sigaraya sürekli olarak ödenen bedel ortadan kalkar. Ev, araba gibi kapalı ortamlarda solunan hava daha temiz hale gelir. Aile içinde bebek ve çocukların sigaradan olumsuz etkilenmesinin önüne geçilmiş olur. Bununla birlikte bağımlılığın verdiği yoksunluk anları, endişe ortadan kaybolur ve kişi kendisini fiziksel olarak çok daha zinde hisseder.
9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Gününde sağlığınız için en doğru kararı vererek sigarayı bırakın ve hayata sağlıklı bir şekilde bağlanın” diye belirtti.
Narlı Sosların Piyasaya Arzı Yasaklandı
Dr. Koç Dünya tüberküloz gününde açıklamada...
“Cumhurbaşkanlığı’na Başvurduk”
Down Sendromlu Öğrenciler Spor Dolu Bir Gün...
Gümüşhacıköy’de Türk Kızılay tarafından...
Özel İdare Ekipleri Deprem Bölgesini İlaçlıyor
Kaymakam Gürçam, Sağlık Çalışanlarının...
sağlık çalışanları ile ailelerini yemekte...