Nasıl çarpıyor, kim çarpıyor onu bilemiyoruz.! Ama çeşme şikâyet konusu oluyor! Belediye Başkan yardımcımız Sn. Arif Gürkan bey ve Belediye Başkanımız Sn. Alp Kargı beyler çeşmenin belediyenin önünden kaldırılmasına karar veriyorlar ve 10 senedir aynı yerinde duran çeşme 02 Mart 2016 tarihinde belediyemiz önünden sökülüyor ve Ortaklar İş Hanı önüne, LCW mağazası önüne konulmasına karar veriliyor… Çeşmeyi sökülmüş olarak LCW mağazasının önünde belediye su ekipleri çalışırken görünce ‘’ şaşkınlık içerisinde ne oluyor diye sorduğumda’’ çalışan ekiptekiler, ‘’ÇEŞME ŞİKAYET KONUSU OLMUŞ, BİZEDE SÖK AŞAĞIYA AL DEDİLER BİZDE BURAYA GETİRDİK, ÇALIŞIYORUZ.’’ Sözlerinden sonra hemen Sn. Başkanı aradım, sn. başkan bana toplantıda olduklarını bana sonra döneceklerini söylediler ve tlf. kapandı.

Bende Başkan Yardımcımız Sn. Arif Gürkan beyi aradım. Bana hangi çeşme dedikten sonra dün akşam belediyenin önünden aşağıya doğru inen bir kişinin çeşmeye çarptığını, ertesi günü şikayet konusu olduğunu ve çeşmenin sökülerek Ortaklar İş hanı önüne alınmasını istediklerini, ayrıca çeşmenin hava şartlarından dolayı donduğunu, borusunun patladığını ve köreltildiğini, çeşmenin ‘’ATIL’’ duruma geçtiğini söylemeleri üzerine ’’atıl’’ durumunun ne demek olduğunu,10 senedir yerinde duran bu çeşmenin her kış donmasın diye suyunun kapatıldığını ve yazın çeşmenin suyunun açıldığını kendilerine söylediğimde böyle karar alındı çeşmenizi yapıyorlar dediler.! Benim bu feveranım esnasında beni gören olayı duyan birkaç kişi yanıma gelerek bana aynen şöyle söylediler.! ‘’Belediye seçimlerimiz elbette zamanı gelince yapılacaktır, ve bu çeşmeyi de sende izin verirsen yukarıya yerine koyduracağız’’ dediler… Aradan on dakika geçmeden belediyemizden iki müdürümüz (saygı duyduğum iki müdürümüz) olay yerine gelerek beni sakinleştirmeye, ikna etmeye çalıştılar.! Yapılacak bir şey yoktu.! Karar verilmiş, çeşme sökülmüş ve Ortaklar İş Hanı önüne taşınmıştı bile..!! İşin acı tarafı da çeşmenin üzerinde SITKI HOCA ÇEŞMESİ yazıyor, yan tarafında da Sıtkı Hoca’ nın biyografisi yazıyor. Çeşmenin taşınmasına karar veren yöneticilerimin ne çeşmenin isminden nede çeşmedeki biyografiden haberleri vardı.! Zannetmiyorum bilmiyorlardı, okumamışlardı..!!

Çeşme mermeri ve üzerindeki figürler hakkında da biraz daha bilgi vereyim. 1900 lü yıllarda Sıtkı Hoca tarafından yaptırılmış olan bu çeşme iki yönlüdür. Ön yüzünde; Dinler ve mezhepler arası kardeşliği simgeleyen soldaki yukarıdaki küçük yonca sağdaki aşağıdaki büyük yonca karşısında Mevlevilikte saygı gereği eğilmiş durumda. Maksat küçüğün büyüğe saygısı, büyüğünde mütevazilik gösterip küçüğü kendisinden üst mertebeye koyması, Ortadaki şekil Selçuklu çarkıfeleğidir. Bu rölyef bereketi simgeler. Kapı şeklindeki pandantif Süryani döneminden Selçuklu dönemine geçişi gösterir. Kenar süsleri vardır. Çeşmenin arka yüzünde ön yüzündeki gibi işlemeler olmayıp sade kenar süsleriyle bırakılmıştır. Bundan amaç çeşmenin ön yüzünden Müslümanlar suyunu doldurur içerken arka yüzünden de ermeni, süryani vs. din mensupları sularını doldurur, içerlermiş. Böylece hiç bir din mensubu kendi suyunun kirlendiği düşüncesine kapılmaz, hakkın, adaletin tam kontrol edildiği ve uygulandığı görülürmüş. Çeşmeye su girişi yandan kurşun boruyla yapılıp ortadan iki tarafa akar verilmiştir. Taşın genetiğinde üç dönem, üç din, üç mezhep verilmektedir. Çeşmenin genel yapısı somaki taştan oluşmaktadır. Üç parçadan oluşan bu çeşmenin oluk, ana gövde ve taç kısmı ile bir birini tamamlar. Bize göre kıymetli olan bu çeşmemiz sn. yöneticilerimiz tarafından sıradan bir çeşme muamelesi görmüş ve bir sarhoşun çeşmeye çarpması nedeniyle çeşmenin yerinin değiştirilmesine karar vermişlerdir. Şu anda çeşmeye yakından bakarsanız oluğun içerisinde ateş yakılmış, ön yüzü kapkara olmuş, musluğu da kararmıştır. Bu durumu gördükçe üzülüyoruz….!!! Kendi kendimize de hak ediyor muyuz diye de sormadan edemiyoruz…!!!