GDO’ (Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) İthal edilen hangi ürünlerde GDO’ yoktur.? Ürünlerin içerisinde yüzde kaç oranında GDO bulunursa zararsız olacağı açıklanmıştır.? Bu ürünler insan sağlığına faydalımızdır, zararlımı dır? Bu ürünler ülkeme bildik, tanıdık isimler ce ithal edilirken hükümetimiz ne gibi tedbir alıyorlardı.?? GDO’ ile ilgili kaç yazı değişikliği yapılarak zararlı durumdan zararsız duruma getirilmiştir.? Ülkemize ithal edilen GDO’ lu ürünler geri iade edilecek olsa satan ülke bunu geri alacak mı.? Bu ülkeyi düşman, terörist diye itham edebilecek misiniz.? Hamdolsun, işte ticaretten anladığımız.!

Düşmanımın yapamadığını biz insanımıza, ülkemize yapıyoruz.! Çıkar uğruna demediğimizi bırakmıyor, devletin tüm imkanlarını kullanarak bile bile lades olan işlemi değiştirmeye çalışıyoruz.! Kendi insanını korumayan kollamayan bir yönetimi dış güçler korur mu? Korumaz.! Ellerinde ne kadar insan sağlığına zararlı ürün varsa bize satmanın yollarını ararlar ve bulurlar da..! İnsanımızın sağlığını düşünen olmayınca dost görünümlü düşman devreye girer, samimiyetine güvendiği, Müslüman gördüğü bu insanları ağına takar ve insanlarımıza hastaneler yetmez.! Özel hastane yapımı için teşvikler verilir, hasta buluna cağının garantileri verilir. Bu gün değilse de yarın bu GDO’ lu yiyecekler insanımızı bir bir bu hastanelerin kucağına itecektir. Kanser ve benzeri ölümcül hastalıklarla bizleri sağlığımızdan edecektir.

Hükümetimiz çalışıyor. Doğrudur, çalışıyor. Bakanlıklarımız içeriklerinde zararlı madde bulunan ürünlerin listesini bakanlık listesinde açıklamışlarmış.! Önemli olan bakanlık listesinde yayınlamak mı, yoksa bu ürünleri üreten fabrikalara bu ürünleri insanımıza satma diyebilmek mi?? Hamdolsun, hiçbir bakanlık veya kurum SATMA diyemez. Derse neler kaybedeceğini (koltukları) çok iyi bileceği için sadece bakanlık sitesinde yayınlamakla ve vatandaşa bu kadarını duyurmakla çok iş yapıldığı düşünülür..!!! Hristiyan aleminde neden bunu göremiyoruz.?? Neden ilk önce doğru ve sağlam iş geliyor:? Neden bizde olduğu gibi işlerine hile hurda karıştırmıyorlar.!! Karıştıranlar da ortaya çıktığında en ağır cezalara çarptırılıyorlar.! Basit bir örnek: Almanya ya çalışmaya giden işçilerimiz ilk önce orada neden doğru ve sağlam çalışmayı öğreniyorlar? Doğru ve sağlam çalışmazlarsa kanunların devreye gireceğini ve işlerinden edileceklerini biliyorlar değil mi.!! Ülkemde böyle bir şey söz konusu olsa ilk önce iktidar muhalefet çatışması çıkarılır. Meclis toplanır, gensoru verilir, gensoru kabul edilmez veya kanun değiştirilir, işler yoluna konulur. Hani insan sağlığı birinci plandaydı.! İnsan sağlığı için çalışılıncaya kadar taraftar işleri için çalışma daha faydalı oluverir.. Kısaca bir şey anlatayım. Geçmişte ülkemde bir bakan devletin her türlü yetkisini kullanıp hem itibarını hem de civarını besledikten sonra emekli bakan olarak hayatını idame ettirirken rahatsızlanır. Yurt dışında tedaviler falan derken derdine çare bulamazlar, gittiği durumdan daha kötü durumda ülkeye geri dönerler. Geri dönerlerde çok para harcadıklarını, servet döktüklerini kamu oyundan öğreniriz. Bu kadar gelire birden zahmetsizce sahip olanların ÇIKAR; AHESTE AHESTE kısmının farkında varmadıklarının örneğidir… Kalın sağlıcakla…