Asırlara sığmayacak sanat hazinesi ressam, heykeltıraş, seramik, vitray sanatçısı, sanat tarihçisi ve eğitimci Cemil Eren hocaya saygıyla…
1927 yılında Merzifon’un Emert köyü doğumlu sanatçı, Merzifon Cumhuriyet ve İrfanlı okullarında okuduktan sonra 1939’da Erzincan Askeri ortaokuluna girdi. Erzincan depremi nedeni ile Konya Kuleli Lisesi’nde eğitimine devam etti. Aynı yıllarda müzik ile ilgilenen C. Eren, keman çalmaya başladı. Aynı okulda lise eğitimine devam etti. Öğretmeni Şemsi Arel’le resim, Maide Arel ile müzik çalışmalarını sürdürdü. Şemsi beyin yönlendirmesi ile heykel yapmaya başladı. 1945 yılında mezun olan Cemil Eren, 1946 yılında Ankara Harp Okulu’na girdi. Eşref Üren’le tanışması sonucu tamamen resim sanatına yönlendirildi. Harp Okulu’nu bitirdikten sonra askerlik mesleğini kısa sürede bırakan Cemil Eren, 1952 ‘de devlet tiyatrosunda dekoratör yardımcısı olarak görev aldı. Evliliğinden Barış ve Zeynep adında iki çocuğu dünyaya gelen C. Eren, ilk sergisini 1957 ‘ de Ankara’ da açtı. Türkiye’nin yanı sıra ABD, Ürdün, Almanya, Polonya, Fransa VE İspanya’da 80 kadar sergi gerçekleştirildi. Anıtkabir tavan Freskleri (1953), Arı sineması seramikleri (1968) ve Akün Vitrayları (1974) başlıca çalışmaları arasındadır. 1955 Etibank Rölyef yarışması ikincilik ödülü, 2005 uluslararası Ankara film festivali sanat çınarı ödülü, 2007 Bartın kitap fuarı onur ödül sahibi olan Cemil Eren, çalışmalarında ona renk olarak ‘beyaz’ rengi benimsemiştir. İzmir enternasyonal fuarı sanayi odaları pavyonu için üç duvar rölyefi, Eskişehir ordu evi için fresk mozaik işleri ile yağlı boya panolar, Ankara mühendisler birliği pano üzerine yağlı boya çalışması yapan Cemil Eren 1961 yılında ulus gazetesinde sanat yazıları yazmaya başladı. Aynı yıl Paris Gençlik Bienali’ne katıldı. TBMM için üç paravana, Türk standartları enstitüsü için panolar, Anafartalar Çarşısı için duvar resimleri yapan Eren 1964 yılında “ seramik” çalışmaya başladı. Seramik fırında vitray denemelerini “ camdan izlenimler” adıyla sergiledi. Bu alanda yurt içi ve yurt dışı olmak üzere 70’in üzerinde sergi açtı. Bir makaleye sığmayacak kadar zengin birikime sahip Cemil Eren Kasım 2016 yılında hayata gözlerini kapattı. Geride anlatmakla bitiremeyeceğimiz Cemil Eren’in yurtiçinde ve yurtdışında saygınlığı olabildiğince fazladır. Bu saygınlığının ve sanatçı yönünün kendi doğup büyüdüğü memleketi Merzifon’da bilinmesi/ hatırlanması kültürel sanatsal sorumluluk bilinci açısından kazanım olacağı düşüncesiyle “iz bırakanlar” köşemizde silinmemek üzere yerini alan Cemil EREN ‘e bin saygı ve rahmet olsun.