Gaziler Ovacığı’nın ulu aşıklarının ustası Sefil Sersem’e ( Sersem Baba, Sersem Ali Dede, Hızır Sersem) saygı ve muhabbetle…
Aşık Kul Fakır’ın ifadesiyle “ Gaziler Ovacığı” olarak bilinen Amasya ile Gümüşhacıköy arasındaki bölgenin ulu aşığı Sefil Sersem ‘in adının Ali olduğu bilinmekle beraber yaşamına ilişkin kesin bir bilgi yoktur. Yöredeki anlatılanlara göre Merzifon’un Yakup Köyü’nde doğduğu, 1700’lü yılların son çeyreğiyle 1800lü yılların ortaları arasında yaşadı. Aşıklık geleneğinde “ uyandırma, çerağı yakma,feyz verme” gibi ifadelerle yörede geleneği “ Aşık koluna” dönüşen Kul Hüseyin’in (1800-1885) yetişmesinde katkısı ve ustalığı söz konusudur. Ayrıca bazı yöre aşıklarının deyişlerinde de adından söz edilmektedir. ( Hızır Sersem Yoldaşım,Kul Hüseyin Yarim Benim…Kul Fakır ) Kul Hüseyin’in deyişinden anlaşılacağı üzere “Aslı Yakup” ifadesi, Yakup Köyü’nün kurucusu, ulu kişisi Yakup Dede soyundan geldiği ve 1860-1861 yıllarında yaşamının son bulduğu veri kabul edilmektedir. Yöre zakirleri ve geleneği ilgi duyanlarca “ Yöre aşıklarının ulu pınarı” ifadeleri kullanılmaktadır. 160 yıllık yakın tarih olmasına rağmen az sayıda deyişine ulaşılmıştır. Araştırmacı- yazar- şair Ali Cem Akbulut’un ifadesiyle “ zamanla ya unutuldu yada diğer aşıkların deyişleriyle karıştı”. Ulu Aşık tanımlaması; geleneğin içinde “ Yol aşığı, Hak aşığı” olarak da bilinmektedir. Yaşamını çobanlık yaparak idame ettirdiği bilinen Sefil Sersem’in saygınlığı “ulu kişilik” olarak süre gelmiştir. Deyişlerindeki olgunluğu ve derinliği edebi anlamda da kendini gösteren Sefil Sersem’in devamında gelen aşıklar kendisini ulu ve kuvvetli kılmıştır.
GELSİN
Kamil olan belli olur huyundan
Er olanlar geçmez imiş payından
Bir taş aldım cevahirin tayından
Kıymet verip baha biçenler gelsin
Bin katarı bir katara bağladım
Zülfikar’dım kılıfımdan sağladım
Sakin ettim yedi derya eyledim
Daldırıp keşkülün dolduran gelsin
Pınardan akıyor arşın yüzünden
Eğildim de bir su içtim gözünden
Tanırım sevdiğim şirin sözünden
Kaldırıp nikabın açanlar gelsin
Şu dünyayı bir kantarda kaldırdım
Deryaları bir fincana doldurdum
Efendime ben halimi bildirdim
Halledip müşkülün seçenler gelsin
Bir deryay’ uğradım suyu ses verir
Oğlan gördüm babasına ders verir
Şu Sefil Sersem’e yeşil tas verir
Doldurup bir kadeh içenler gelsin.
Merzifon’un Karatepe Köyü’nde hakka yürüdüğü ve köy mezarlığına defnedildiği bilinen aşığımıza bin saygı ve bıraktığı izleri takipte büyük emek harcayan Ali Cem Akbulut’a selam ve saygı ile.